YENİ YIL
2012 yılının bitmesine sayılı saatler kaldı. Herkeste bir telaş başladı. Kimi alışveriş yaparak sevdiklerine hediye alıyor, kimi de yeni yılı karşılayacak mekânları araştırıyor.
Öncelikle herkesin yeni yılı kutlu olsun ve 2013 yılı hem ülkemize hem de dünyaya olumlu şeyler katsın. 13 sayısının uğursuz olduğu söylense de kişisel olarak 2013 yılının geride bıraktığımız yıldan ve daha önceki yıllardan daha olumlu geçeceğini düşünüyorum. Umarım öyle olur.
Aslına bakarsanız, yeni yılı çoşkuyla karşılamak bir gelenek haline gelmiş. Ama bence, yeni yıl, aslında bir yaş daha yaşlanmak anlamına geliyor. Dakikaların ilerlediği, saatlerin geçtiği gibi, yıllar da gçiyor ve zaman aslında bizim için sona doğru bir adım daha yaklaşmış oluyor.
İşte bu noktada, bana göre yılbaşı akşamı kendimizi şöyle bir dinlesek ve şimdiye kadar ne yaptık diye sorgulasak ve yapmış olduğumuz hatalar ile doğruları karşılaştırıp, sonrasında da bir vicdan muhasebesi yaparak 2013 yılına girsek daha mantıklı olur.
Bu konuda alacağımız bazı kıstaslar da önemli oluyor: Örneğin; işyerinde hem işimizle hemde iş arkadaşlarımızla aramız nasıl? Ailemizle olan ilişkilerimiz ne boyutta? Ve inancımız konusunda bir sıkıntımız var mı? Bunlar hakkında düşünmeli ve yeni yılda kendimize ilişkilerimiz konusunda yeni hedefler koymalıyız diye düşünüyorum ve bu hedeflere ulaşmak için de 2013 yılında bazı çabalar içinde olmalıyız.
Bu arada çevreme baktığımda insanların yeni yıl kutlamalarında bazı alternatifler getirdiğini de görüyorum. Yukarıda belirttiğim gibi alışveriş ve eğlence sketörü ile yeni yılı karşılamak isteyenler olduğu gibi. Yeni yıla alternatif kutlama önerileri getirenler de var.
Bundan iki yıl önce “SAKIN HA! ZİNHAR GÜNAHTIR!” isimli bir yazıyı burada paylaşmış ve yeni yıl kutlamalarında önemli bir detayın atlandığını ya da görmezlikten gelindiğini belirtmiştim. Neydi bu unutulan ya da atlanan önemli detay:
1 OCAK 630 tarihinde Mekke’nin İslâm Orduları tarafından Feth edilmesinin tarihi olması ve böylece Cahiliye Devri’nin kapanarak, insanlık tarihinde yeni bir aydınlık çağın, bir uyanma ve arınma çağının başlamış olmasıydı. Ama ne yazık ki, dini çevreler bunu göz ardı edip, yılbaşı kutlamlarına katılanların olumsuz işler yaptığını belirtiyorlardı. Bende o yazıda Mekke’nin Fethi’ni hatırlatarak, Müslümanların da yeni yılı kendi inanç sistemlerine göre pekâla kutlayabileceklerini belirterek, ilgilileri uyarmaya çalışmıştım. Hâtta siyasetle uğraşan bir arkadaşımı da bu konuda ön ayak olmasını istemiştim.
Aradan geçen iki yıl zarfında yukarıda bahsettiğim konuda buyıl için hazırlıkların yapıldığını görmekteyim. Geçen gün bir TV kanalında program sunucusu, inananların Kuran-ı Kerim’den Meryem Suresi’nin ve yine çeşitli kaynaklardan Mekke’nin Fethi’ni okunarak yeni yılı kutlayabielceklerini belirtti. Yine bazı afişlerde Mekke’nin Fethi ile ilgili olarak bazı programların olduğu yönünde ilânlar vardı. Büütn bunlar, insanların birbirini anladığını ve 2013 yılının olumlu geçeceğinin sinyali gibi.
Bana gelince, yeni yılı Divanda kanepe yiyerek karşılayacağım:)
Tüm Türkiye’nin yeni yılı kutlu olsun